Lohusa ayaklanması

Hep söylerim; lohusanın halinden lohusa anlar. Tabii böyle olduğunu sanıyordum. Yanılmışım. Değiştiriyorum lafımı: “Lohusanın halinden yeni lohusa anlar; eski lohusalar her şeyi unutmuş, sizi anlamaları mümkün değil.” Nereden mi çıktı şimdi bu haller? Her lohusa ziyaretimden yeni annelerden hep aynı sitemleri, şikayetleri duyuyorum çünkü. Ne zaman sosyal medyada lohusalık ile ilgili bir yazı, bir söz paylaşsam, herkes hemen şikayetlere başlıyor. Şikayetler üzerine onaylamalar geliyor: "Evet, evet ben de aynen bunları yaşadım, hatırlamak bile istemiyorum."


Peki, mecbur muyuz lohusa iken üzülmeye? Üzülmemek için ne yapabiliriz? Çok şey yapabiliriz de nedense çekinmekten yapamıyoruz. Geçen sene lohusaya söylenmemesi gerekenler başlıklı bir yazım yayınlanmıştı, şöyle bir baktığımda yazıya, duygularım hiç değişmemiş. Gerçekten her lohusanın evinde yaşanan diyaloglar bunlar.


Birileri sizin eve sizi ve bebeğinizi görmeye, kutlamaya geliyor. Sonra oturuyor; çay ikram ediliyor, şerbet ikram ediliyor, yemek ikram ediliyor. Çünkü adet böyle, sizi ziyarete gelenleri doyurmak içirmek, yani kibarca ağırlamak durumundasınız. İşte en çok bana dokunan kısım bu. Ben neden onları ağırlamak zorundayım ki, kendim bile sıcak yemek yiyemiyorken, onlara tam teşekküllü bir ikram yapmalıyım? Hatta neden geliyorlar, gelmesinler hemen. Lohusalığım 40. günü çıksın öyle gelsinler. Hem ben bir kendime geleyim, o ne zır zır sürekli kapı çalar, yok komşu gelir, yok akraba gelir…


Neden ama neden lohusa olmadan önce kuralları siz koymuyorsunuz? Yoksa ne kural konulacağını bilmiyor musunuz? Evet, olabilir, daha önce doğum yapmamış iseniz nasıl bir lohusalık geçireceğinizi bilemezsiniz. Ama şunu bilebilirsiniz değil mi? Yenidoğan bebeğiniz ile baş başa kalmanız gerektiğini, bir süre sizin ihtiyaçlarınızın başkaları tarafından karşılanması gerektiğini, sizin bebeğinize bakmanız, size de bir büyüğün bakması gerektiğini. Başka bir ihtiyaç var mı? Sanırım yok. Kalabalık ortamda bulunmamak, yorulmamak, üzülmemek gerektiğini biliyor muyuz? Evet. O zaman haydi gelelim kuralları koyalım. Ama peşinen söylüyorum, kuralları doğumdan önce paylaşmazsanız, uygulanması için bir çalışma yapmazsanız gene siz üzülürsünüz.


En önemli kural bence lohusalığın yaşanması gerektiğini kabul etmek ve bebeğiniz ile bağlanmanın önemini anlamaktır. Doğumdan sonra anneliğine adapte olmak o kadar kolay olmuyor elbette, ama şunu bilin ki siz bebeğiniz için en iyi ve en sevgi dolu annesiniz. Aranızda ne yaşanıyor ise sadece ikinizin arasında. Anneliğe geçişin kolay olmadığını kabul etmek önemlidir, her anne geçti bu yollardan. Bu bir süreç ve gerçekten yaşanıp, geçecek, bitecek. Geri dönüp baktığınızda tebessümle hatırlayacaksınız ama işte biraz geniş, rahat duygular ile yaşamak önemli.


Diğer önemli kural ise, bu anları biraz özelinizde yaşamak. Evet, bunun için ne yapıyoruz, açıklıyorum. Var mısınız bu kuralı koymaya ve uygulamaya. Cesaret gerektiriyor önceden uyarayım sizi. Açıklıyorum: Eve 40 gün 40 gece misafir kabul etmiyoruz. Misafirden kastım, anneanne, babaanne, dede gibi aile büyüklerinin dışındaki kişiler. Elbette teyze, hala, amca, dayı da hariç ama lütfen kısa ziyaretler olsun. Çekirdek aileniz, aile büyükleri ile baş başa geçirebileceğiniz sakin, dedikodudan uzak, söylemlerden uzak, eleştiriden, kötü yorumlardan uzak bir 40 gün. Bence hak ediyorsunuz. Eminim çok mutlu olacaksınız, tabi ki siz mutlu olunca bebeğiniz de mutlu olacak. Arkadaşlar konusunda kısıtlamalar size kalmış şimdi bilemedim ne desem.


Evde bir ağırlama havasından kurtulacağınız kesin. Bu arada doğum öncesinde anneanne ve babaanne ile özel görüşme yapmak şart. Onlara da lohusalığın tadını çıkarmak istediğinizi, onlardan tek istediğinizin size bakmak, size yemek yapmak, günlük işleriniz kolaylaştırmak, arada bebek ile ilgilenmek, bebeğin minik ihtiyaçlarını karşılamalarını istemek, alışverişe yardımcı olmak olduğunu mutlaka söylemelisiniz. Onlardan beklentilerinizi söylemezseniz, beklentilerinizi karşılayamazsınız bu durumda da mutsuz olursunuz.


Şimdi yazarken aklıma geldi, bir gebemin kayınvalidesinin komşusu, hayırlı olsun ziyaretine gelmiş, oturmuş, yemiş, içmiş gitmiş. İki gün sonra tekrar gelmiş; ben bebeği göremedim diye! Hem de akşam saatlerinde… Geceye doğru da ayrılmış. Ben bu tür zihniyetleri gerçekten anlayamıyorum. Annenin ve bebeğin mahremiyetine düpedüz saygısızlık.


Bu kuralı yani 40 gün 40 gece misafir kabul etmemeyi uyguladığınızda aşağıdaki diyalogları da yaşamayacağınız kesin:


Sütün var mı, yetiyor mu?


Sütün az geliyor herhalde


Emiyor mu?


Doymuyor mu acaba?


Çok ağlıyor, kesin karnı doymuyor.


Kucağa alma alışır, sonra bırakamazsın


Uyuduğunda hemen yatağına yatır.


Sütün yetmiyor mu acaba?


Bebeğin neden çok ağlıyor?


Ayaklarını üşütmüşsün, o yüzden çok gazlı bu bebek. Patiği yok mu?


Bizim zamanımızda böyle yapılmazdı.


Bebeğin elleri soğuk, yeleği yok mu?


Bebek aç, sütün yaramıyor!


Sütünün kalitesi az herhalde (bu tespite de hayranım doğrusu!)


Kaç kilo almıştın hamile iken? Hala karnın duruyor!




Evet ne diyorsunuz, var mısınız? “40 gün 40 gece misafir yok, kabul etmiyoruz özel nedenlerden ötürü. Bebeğim ve benim kırkımız çıksın, sizi ağırlamaktan büyük zevk duyacağız” diyor muyuz?

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Seni düşünüp gelmişler???? 1- çağırılmadınız ve istenmediniz. 2-o zaman ne diye düşünüp gelmişler, merak tatmini mi? Çocuğun tipini, hareketlerini bilir kişi olarak yorumlamak ve sadece kendi deneyimlerinizi paylaşabilmek hatta empoze etmek için mi?
    CEVAPLA
  • Misafir O abartmayın diyen arkadaş lohusalık uzaktan dinlemekle değerlendirilemez. Bence çok doğru bir yazı olmuş ????
    CEVAPLA
  • Misafir 2002 yılında da var mıydı bu bebek kimliklendirme,yani koluna takılan kol bandi cvp yazarmisiniz
    CEVAPLA
  • Misafir Ben demiyorum bence çok abartıyosunuz tabiki gelinecek sen dikişli dikişli kimseye hizmet etmiyorsun doyurmuyorsun yanında annen ablan kardesin yada bi arkadasın muhakkak oluyor zaten onlar yapıor hem iyi oldugunda sende yap ölmezsinya seni düşünüp gelmişler abartmayın herşeyi bukadar bence
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.